Akıl Defteri Aşk Ayeti Alevilik-III
“Derman sende, ama senin haberin yok; derdin senden ama sen görmüyorsun. Kendini küçücük bir beden sanıyorsun; oysa koskoca bir evren dürülmüş içinde. Öylesine apaçık, apaydın bir kitapsın ki, gizli şeyler onun harfleriyle meydana çıkmada. Dışarıya, kimseye bir gereksinimin yok senin; gönlünde yazılmış yazılar her şeyden haber verir sana.”
Hz. Ali
Aleviliğimizin yapısına tarih boyunca rengini veren, Resul-i Ekrem, Hz. Ali ve ehlibeyt ile birlikte üç büyük felsefi ve irfani sistem olan -tarihsel sıralarıyla- İşrâkîlik (12. yüzyıl), Ekberîlik (13. yüzyıl) ve Hurûfîlik (14 ve 15. yüzyıllar) ile tarihin tüm ağır hüzünlerini bağrında taşıyarak bugünlere kadar getirmeyi başarabilmiş olan Alevi ariflerimizdir.
Bu ciltte bir yapı olarak Aleviliğimizin temel metinleri ve yukarıda ifade edilen üç büyük felsefi, irfani sistem ele alınmıştır. Bu bağlamda Aleviliğin hakikati İslam, Hz. Ali, ehlibeyt, On İki İmam ve derin irfan geleneğidir. Hz. Ali, ilmin kapısıdır. Alevilerin bu büyük mirasın dışına atılmaları veya kimi Alevilerin İslamdan imtina ederek kendilerini İslam dışı görmelerinin tarihsel hiçbir nesnel referansı yoktur. Sünnilik, itikadi ve politik açıdan Alevilere karşı tarihin en büyük günahlarından dolayı tövbe edip Alevileri tanımayı ve onlarla sağlıklı bir diyalog kurmayı başarabilmelidir. Diğer taraftan, ideolojik ve politik tutumlardan kaynaklı olarak kendilerini İslam ve ehlibeyt dışı gören kimi Alevi kesimler de kendi tarihsel müktesebatlarıyla buluşmalı ve bu mirastan mahrum kaldıklarından dolayı hayıflanmalıdırlar.