Allah’ı İnkar Mümkün müdür?
Allah’ı İnkâr Mümkün müdür? Şehbenderzâde Filibeli Ahmed Hilmi bütün eserleri serimizin yedinci kitabı olarak Büyüyenay Kitaplığına katılıyor. Eser, “Tarih-i İslâm’ın Birinci Zeyli: Allah’ı İnkâr Mümkün müdür? yahut Huzur-ı Fende Mesâlik-i Küfür [Felsefe-i Mâ Fevka’t-Tabiâ Mebahisi]” künyesiyle Hikmet Matbaa-i İslamiyesi’nde 28 Kasım 1911’de yayımlanmıştır.
Ahmed Hilmi, “Okuyucularla Bir Hasbihal” başlıklı takdim yazısında “Fena bir şiiri okuyan bir adam, biraz vakit kaybetmiş olmaktan başka bir zarar görmeyebilir, lakin yanlış ve mûzır bir ahlâkî ve felsefî düstûru okuyup da hakikat diye kabul eden bir adam, olabilir ki saadetini ve belki maîşet zevkini ve hatta hayatını zehirler.” dedikten sonra bu eseri meydana getiren temel düşünceyi ise şöyle açıklıyor: “Medeniyeti taklidî bir surette almanın zararlarına doğrudan doğruya maruz olan vatanın gençleridir. Hem de yalnız yüksek tahsil ve lise tahsili gören ve görmek isteyenleri değil, sirâyet etme ve umuma yayılma suretiyle bütün vatan gençleridir… Bu milleti Avrupa’dan körü körüne ve en âdileri arasından eğreti olarak alınan beş on felsefî düstur ile diğer bir kalıba şekillendirmeye kalkışmak… Şekli itibarıyla kahkahalarla gülünecek fakat öldürücü ve vahim neticeleri itibarıyla ağlanacak bir hâlettir. Zaten böyle câhilâne bir emelin, velev ki, saf bir niyetle olsun, hiçbir iyi ve güzel netice veremeyeceğini tecrübeyle görüp anlamayan kalmadı…”
Filibeli Ahmed Hilmi eseri üç maksadı ihtiva edecek tarzda tasnif ettiğini söyler. Buna göre, eser ilk olarak “Vâcibü’l Vücûd-ı nâ-mütenâhîyi” ispat maksadıyla yazılmıştır. İkinci olarak eser “felsefe-i mâ bâde’t tabîiye-metafizik/fizikötesi felsefe” kitabı vazifesini görecektir. Üçüncü olarak da bu eser, “materyalizm mesleğine ve küfür meşrebine sâlik olanların göstermek istedikleri delillerin ve sebeplerin fennen ve hikmeten kıymet ve keyfiyetini apaçık bir suretle muhâkeme ve tenkit imkânını” verecektir. Bunu yaparken mevcut fenlerin son fikirleri ve bunlardan sahîh surette çıkabilen neticeler, bu neticeleri kendisine meslek edinenlerin haksız fikirleri, “sırf fen ve hakikat namına ve medeniyet âleminin en büyük ulemâsının içtihadları ve fikirleri doğrultusunda” meydana koyulacaktır. Aynı zamanda bu eser, birçok felsefî düşünce ve akımı eleştiri süzgecinden geçirmesi özelliğiyle de, kısmen felsefe tarihi kitabı vazifesini de yerine getirmektedir.