Ay-Yıldız’ın Güneşli Günleri & Milli Takım ve Avrupa Şampiyonası
1960’ta başlayan Avrupa Şampiyonasında ilk 8 turnuvayı ıskalayıp 9’uncuya destansı bir şekilde katıldık.
Fatih’in Aslanları bir daha başarılması çok zor bir işin üstesinden geldi; gruba 5’inci kategoriden yani en dipten girip de finallere katılabilen tek ülke Türkiye oldu.
2000’de Mustafa Denizli ile bu başarıyı tekrarlayıp çeyrek final oynamayı da buna ekledik.
2004’te ‘Çek bir Letonya’ derken unutulması zor bir hüsran yaşadık. 2008’de ise yine Fatih Terim ile ‘Biz de kazanabilirdik’ diyebileceğimiz
bir noktaya yükseldik; tarihi bir başarı kazanıp adımızı 3.lüğe yazdırdık. 2012’de bir ıskanın ardından 2016’da yine Fatih Terim ile katılımın
24 takıma çıkarılmasıyla işimizin çok kolaylaştığını sanırken epeyce zorlandık. Elemelerin ilk 5 maçında sadece 5 puan alabildik ama sonrasında mucizevi biçimde katıldık. Bu kez Fransa’da umduğumuzu bulamayıp başka türlü sıkıntılar yaşadık.
2020 elemelerinde ise Şenol Güneş ile çok başarılı bir sınav verdik. Bugüne kadarki en yüksek puanla gruptan doğrudan çıkmayı başardık. Koronavirüs salgını nedeniyle yapılamamış finalleri şimdi heyecanla bekliyoruz.
Şampiyonanın tarihi ve bizim neler yaptığımıza ilişkin bütün bilgiler bu kitapta yer alıyor. Tarihi onlar yaptılar, biz yazmaya çalıştık. Tarihimizde ilk kez Fransa’yı yenmemiz dahil son elemelerin serüvenini geniş biçimde aktardık. Milli Takımın Avrupa Şampiyonası serüveniyle
ilgili 6’ncı kitabımızla bir görevi yerine getirmiş olduğumuzu umuyoruz.