Beyaz Ölüm & Hayatımızı Karartan Beyazlar ve Tavsiyeler
Tabii olmayan, konsantre, hibrit, rafine, en azından şüpheli dahi olan, beyaz un, beyaz şeker, kimyasal tuz, süt, yağ ve ortak özellikleri “beyaz” olan işlenmiş gıdalar… Bu “Beyaz Çete” elemanlarının en büyük benzerlikleri, yavaş yavaş ama kesinlikle insanlığın sağlığının bozulmasına ve yavaş yavaş sürünerek yok olmasına yol açan besinler olması. Oysa gerçekte böyle miydi? Hiç de değil…
Eskiden doğal ortamda beslenen tavukların kırmızı etlerini yemek için saatlerce kaynatıldığını hatırlayanlar vardır. Yine sütlerin bozulmadan tüketilebilmesi için günlük olarak üretilip satıldığı günler de hiç uzakta değil. Şimdi ne oldu da raf ömürleri neredeyse 1 yıla yaklaşan sütlerin, bozulmayı bir yana bırakın sineklerin bile yaklaşmadığı, üzerinde bakterilerin barınamadığı yağların esiri olduk? Ne oldu da unumuz beyazlaşırken geleceğimiz karardı. Şeker, çocukluğumuzda en sevdiğimiz besinlerden biriydi. Bayramlarda el öpmenin ardından alınan mendilin ucuna bağlanmış şekerlemeyi afiyetle yerken, şimdi ne oldu da o mendillere hastalıklardan kurtulamamanın acısıyla gözyaşlarımızı siler olduk.
Sağlığı korumak, daimi bir amaçtır ve doğru beslenme bu amaca ulaşmada anahtar rol oynar. Ama sağlıklı kalabilmek için sadece bu yeterli değildir. Bu kitabın amacı size bütün bu konularda yardımcı olmaktır. Bu kitabı okuduktan sonra artık hayata daha farklı bir gözle bakacak, “Kozmik Bilinç”e erişmiş, kader ömrünüz değişmese de kalan ömrünüzü tehlikelerden koruyup kaliteli ve dik yaşamanın sırlarını öğrenmiş olacaksınız.