Birinci Cumhuriyet Dönemi Din – Siyaset ve Toplum İlişkileri Üzerine
Yaklaşık iki yüzyıllık Türk modernleşmesinin en önemli aktörlerinden birisi hiç şüphesiz din olgusudur. Bu olgu, günümüze kadar gelen modernleşme süreci içerisinde kimi zaman karşıt bir kavram olarak sürecin karşısına çıkabildiği gibi, sanılanın aksine kimi zaman da destekleyici-ilerletici bir katalizör görevi görmüştür. Bu durumlar, modernleşme sürecinin karakteristiğini belirleyen önemli bir unsurdur. Yenileşme hareketleri ve süreci, topluma kimi zaman jakoben bir tarzda tepeden inme-dayatma şekliyle kabul ettirilmek istenmiş, kimi zamansa sınırlı da olsa toplumla birlikte gerçekleştirilmeye çalışılmıştır. İşte bu noktada din, çift ve kısmen çelişkili anlam içeren bir kavram hüviyetine büründürülmüştür. Hem aşılması gereken bir olgu olarak görülürken, hem de dine, yenileşme hareketlerini topluma benimsetmede araçsal bir fonksiyon yüklenmiştir.