Eski Türklerde Üç Din & Şamanizm, Budizm, Maniheizm
Türklerin inandığı dinlerde, gökyüzüne bağlı inançlar, büyük yer tutar. Gök, insanlara her zaman güç ve kuvvet verir. Türk Kaan’ları, güçlerini her zaman gökten almıştır. Eski Türklerin dini Gök-Tanrı dinidir. Bu din, yerleşik toplumlardan çok, avcılık, hayvancılık ve göçebe toplumlara özgüdür. Gök, güneşten daha önemlidir. Romen dinler tarihi uzmanı Mirceau Eliade, Gök dininin, Orta ve Kuzey Asya toplumları için önemli olduğunu söylerken, Türk kültürü ile ilgili araştırmalarıyla tanıdığımız R. Giraud, Gök-Tanrı inancını bütün Türklerin ana kültü olarak kabul eder. Gök-Tanrı inancının temellerini Orhon Anıtlarında görebiliriz. Tanrı, Türk ulusunun yaşamı ve geleceği ile ilgili “Ulu Varlık” konumundadır. Vezir Tonyukuk’a bilgeliği veren, İstemi ve Bumin Kaan’ı tahta çıkaran Gök-Tanrı’dır. Gök-Tanrı, yüksek ahlâki değere sahiptir. Bu Tanrı, gök kubbeden dünyayı yöneten ve çeki düzen verendir. Bizanslı tarihçi, Th. Simokattes, Gök-Tanrı’nın tek yaratıcı varlık olduğunu söylerken Türklerce suya saygı ve sevgi gösterildiğini belirtir.
Bu çalışmada, Türklerin yaşam ve kültüründe önemli rol oynayan üç dinden söz etmektedir. Bunlar, Şamanizm, Budizm ve Maniheizm’dir. Eski Türk dinlerinin temel niteliğini Şamanizm oluşturur. Türk yaratılış efsanelerinde de kişi ve yeryüzünün Tanrı Ülgen tarafından yaratıldığı anlatılır. Gökyüzündeki doğa varlıklarının yer aldığı bu dinlerde kavimler, güneş, ay ve yıldızları Tanrı olarak tanımış, ancak “gök” ile ilgilenmemişlerdir. Oysa bozkır Türk dini, güneş, ay ve yıldızlara değil, Gök ile simgelenen Tanrı inancına dayanmaktadır.