Hoşça Kal / İlhan Berk’e Mektuplar
“…’kalmış’ üç-beş arkadaşla bir şeyler yapmaya çalışıyorum yalnızca, adımlarımı dikkatle atmak zorundayım, yazmaklardan başka bir kurtuluş yolu olmadığını nasıl biliyorum öyle olur. Sen iki son mektubunda da bu yazmaklar teline dokunmuşsun, ki doğrudur. (…) ‘Dünyadan şikayeti keselim’ sözün çok hoşuma gitti. Ben de biliyorum gereksiz, şiirin içine girerek konuşmak daha iyidir.”
Hoşça Kal, şiirimizin ayrık sesi, modern ustası Ece Ayhan’ın İlhan Berk’e yazdığı mektuplar… Hayat karşısında çırılçıplak bir adamın yalnız, kurgulu, acılı iç dökmeleri, iç çekmeleri, yazılara tutunmakları… Örtülmeyen bir yalnızlıkla, baş eğmeyen bir dirençle atan yüreğini açışları dost konağında… Yort Savul’lar gibi, tersten okunan tarihler gibi, hayatı kendine az görmeler, çok görmeler, hiçliği bilmeler, bölmeler gibi. Yine aykırı, yine yalınayak, çakırpençe, bıçkın, bitirim…