İslam Ahlak Esasları ve Felsefesi
Ruh ve maddeden teşekkül eden insan, erdem ve erdemsizliklerin de fâili durumundadır. Bir başka ifadeyle erdem ve haz arasında varlığını gerçekleştiren insan için ahlâkî prensipleri hayat rehberi haline getirmek bir varoluş sorunudur.
Felsefenin/hikmetin pratik yönünün önemli bir parçası ahlâktır. Ahlâk felsefesi tek bir bakışın hâkim olmadığı bir gerçeklik alanıdır. Farklı bakış açıları ahlâk felsefenin zenginliği olarak değerlendirilmelidir. Bununla birlikte ahlâk felsefesi içinde; İslâm ahlâk felsefesi, din ve vahiy eksenli bir düşünceyi de beraberinde getirmektedir.
Kutsal ve değerin en yüksek amacı olan mutluluk, erdemlerle süslenmiş bir hayat felsefesini uygulamakla kazanılır. Hüzün ve mutsuzluğun olmadığı bir hayat, insanların yaşama sevinç ve isteklerini arttırarak kaliteli bir ömrü sunmaktadır. Bu ömür içinde üzüntü, hüzün, çile ve ıstırabın olmaması, erdemlerin her zaman ve mekânda yaşanmasıyla mümkündür.
İslâm Ahlâk Esasları ve Felsefesi kitabı bu konular üzerinden bir ahlâk öğretisini hatırlatmayı öne çıkarırken bunun bir ütopya olmadığını da göstermeye gayret etmektedir. Bunu yaparken, İslâm ahlâk esasları ve felsefesinin öncelikle teorik/nazarî kısmını, akabinde ise pratik/uygulanabilir sahasını irdelemeye ve yansıtmaya çalışmaktadır.