İstanbul Yüzleri
İstanbul’un kaç yüzü var? Ve bu yüzler ne zaman size görünür, kaybolurlar?
Ayşe Tatlıcı, İstanbul’un bu yüzlerini görmek için şehrin keyfini, lezzet ve zevklerini bir kenara bırakıp kişiye özel İstanbul Gözlüğü’nü takarak insanlar, hayvanlar ve hikâyeler arasında bir yolculuk yaptı. İstanbul Yüzleri ona tek tek göründüğünde gözlemledikleri yerine hissettiklerini kaleme döktü. Kalbi, bu yüzlerin görünümlerine daha fazla dayanamayacaktı ki bunu yapmayı kesti ve bu kitap da böylece bitmiş oldu…
O, eski zengin Rum mahallesindeki babadan kalma evinde tek başına yaşayan, hayatını adadığı kedi ve köpekleriyle adanın en yaşlı Rum balıkçısı olan Konstantin Kaçuroğlu, enerjisi ile herkese ders veriyor.
Adalı olan birini ilk görüşte tanırsınız. Adalı olması için gözlerinin deniz mavisi olması şart değildir. Ama benim anlatacağım hikâye de adamın gözleri deniz mavisi. Adalıların çoğu garip ve duygusuz bir kibre sahiptir. Ama benim anlatacağım adamın mütevazı kibri sahici. Kahvede bir çay ısmarlamaya kalkarsanız, asla kabul etmez. Sohbet etmeye kalksanız kendi aklından geçenleri söyler ve yoluna devam eder.
Amcanın yüzünde her birisinin ayrı hikâyesi olan kırışıklıklar insanı korkutmak ya da ürkütmek yerine yani yaşlılığın simgesi olmak yerine yaşanmışlığın kalıntıları gibi göz alıcı bir şekilde insanın dikkatini çekiyor. O kadar uzun senelerdir denizle haşır neşir ki yanına gittiğinizde denizden ne kadar uzak olursanız olun denizin kokusunu duyabildiğinizi söyleyebilirim.