Japonya Seyahatnamesi
Sedyelerle ahaliyi taşıyan hamallardan hiçbiri kendisine gösterilen yerin dışına çıkmaz ve
sırasını da bekleyip diğer memleketlerdeki arabacılar gibi gürültü etmez ve keza limanda sayısız
miktarda bulunan sandalcılar dahi bu gibi kurallara uyar. (s.72)
Bizzat kendim bir dişimi çektirdiğim sırada gördüğüm üzere en mükemmel diş hekimi bile kendine has
milli elbiselerini ve çıplak ayağına da terliği giymiş olduğu halde bu sanatını yerine getiriyordu. (s.94)
Japon bir kadın kocaya varmaya razı olur olmaz dişlerini siyaha boyar ve kaşlarını yakar. Bu ise diğer
erkeklere güzel görünmemek esasına dayanır. (s.112)
Japonya’da okuyup yazmanın fevkalade yaygınlaşmış ve ilerlemiş olduğuna delil olarak köylerde bile
kitapçı dükkanları bulunduğunu ifade etmek lazımdır. (s.124)
Bir kadın sokağa çıktığı zaman kocasıyla yan yana gezemeyip mutlaka onun arkasından gitmeye
mecburdur. (s.152)
Bunlar gibi, birbirinden ilginç bilgilerin yer aldığı ve bugünkü Japonya’nın temellerinin nasıl
atıldığının ipuçlarını bu kitapta bulacaksınız.