Keşiş ve Filozof
Budizm üzerine bir baba-oğul tartışması
Geçen yıl Davos zirvesine katılan Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, etkinlik programı kapsamında meditasyon ve beyin ilişkisi üzerine katıldığı bir konferansta, katılımcılara meditasyon seansı uygulayan Budist rahip Matthieu Ricard’ın şu sözüne köşesinde değinmişti: “Her saat on saniye meditasyon yapın. Nerede olursanız olun, ne yapıyorsanız yapın, ara verin. On saniye hiçbir şey düşünmemeye çalışın. Bu, uzun süreli meditasyonlardan daha etkili.”
ABD’de mutlulukla beyin arasındaki ilişkiyi ortaya çıkaran bir bilimsel araştırmada 68 yaşındaki Budist keşiş Matthieu Ricard’ın “Dünyanın en mutlu adamı” olduğu ortaya çıktı. Evet, Rahip Ricard kırk yıl önce Fransa’nın en kıdemli üniversitelerinden birinde moleküler genetik alanında yıldızını parlatırken, bir anda her şeyi bıraktı ve tası tarağı toplayıp Hindistan ve Tibet’e doğru uzun bir yolculuğa çıktı. Bu yolculuk onun hayatını değiştirdi. Zira, dünya onu pozitivist bir bilim adamı değil, Budist rahip olarak tanıyor.
Aynı zamanda Fransa’nın en saygın filozoflarından Jean-François Revel’in oğlu olan Ricard bu kitapta babasıyla birlikte Budizm felsefesi, yöntemi ve günümüz Batı dünyasında Budizm algısı üzerine derin bir tartışma gerçekleştiriyor. Baba-oğul siz okuyucularını yer yer hararetli tartışmalarla yükselen, temposu hiç düşmeyen bir sohbete davet ediyor.