Kıbrıs ve 6-7 Eylül Olayları & Menderes ve Zorlu’nun Tarihi Sınavı
6-7 Eylül 1955 Olaylarının sonuçlarının: Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni 1950’li yıllarda dünya politik arenasında nasıl tanıttığı ve bu tanıtımın günümüze yansımaları, Türkiye açısından önemli bir yerle ve değere sahiptir. Yaşanan olayların Türkiye’nin tanırımında olumsuz bir etkiye sahip olduğu söylenebilir.
Yaşanan olayların Kıbrıs Sorunu ile doğrudan ilişkili olduğu da bir gerçektir. Kıbrıs Rumları ve Yunanistan’ın Enosis düşünceleri doğrultusunda Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakından bahsesilmeye başlanması, Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkileri gerginleştirmiştir. Bu gerginlik 6-7 Eylül 1955 gecesinde patlak vermiş, başta İstanbul olmak üzere, Ankara ve İzmir’de istenmeyen nümayiş hareketleri yaşanmıştır.
Tahrip ve yağma olaylarının tasvip edilmesi tabi ki doğru değildir. Fakat olaylardan sonra Türk yönetiminin izlediği yatıştırıcı ve yaraları sarmaya yönelik sergilediği tavır göz ardı edilmektedir. Kontrol dışı kalmış büyük bir kitlenin, değişik tahrik ve oyunların da etkisiyle, gerçekleştirdiği ve insanlık adına onaylanmayacak taşkınlıkların, dönemin yönetimine-özellikle- Adnan Menderes ve Fatin Rüştü Zorlu’ya-ve Türk Halkı’na mal edilmesi doğru bir tavır olamaz.