Medresetü’l-Hattatin Yüz Yaşında
Hüsn-i hattın gerçek öğretimi, yüzyıllar boyunca husûsî ve hasbî olarak, üstâddan çırağına meşk yoluyla sürdürülmüştür. Ancak, XIX. asrın mâlî imkânsızlıkları içinde bu gelenek artık eskisi gibi yürüyemez olmuş, çağın şartlarına uyabilen bir öğretim kuruluşu aranır hâle
gelmiş; hele tezhîb, cild ve ebrî (ebrû) gibi hüsn-i hatla yakın ilgisi bulunan kitab san’atları, ekseriyâ babadan oğula geçerek yürütülen birer esnaf zenaati kılığına bürünmüşdü.
İşte, 20 Mayıs 1915’de Bâbıâlî’deki târihî sıbyan mektebinde küşâd olunan Medresetü’l-Hattâtîn isimli kuruluş, hat ve sâir gelenekli san’atlarımızın ihyâsı için burada faaliyet göstermeğe başlamış; 1925’de Hattat Mektebi, 1929’da Şark Tezyînî San’atlar Mektebi adını alarak 1936 yılında Güzel San’atlar Akademisi’ne bağlanana kadar müsbet faaliyetlerini müstakil olarak sürdürmüştür.
Bu kitabda Medresetü’l-Hattâtîn’in ve devâmı olan iki mektebin serencâmı erişilebilen bilgiler ışığında anlatılacaktır. Nâçiz eserimizin bundan sonra ele geçecek vesîkalarla, daha da geniş olarak intişârı gāyemizdir.