PIT Sesi
…Seversen tam sev, ver kendini. Ağlarsan katıla katıla, gülersen kahkahalarla… Hiçbir duygunu saklama, erteleme, kendini zorlama, bırak akışına gitsin. Sonra geç kalırsın, keşke dersin, şimdiki aklım olsaydı dersin. Islanmak için yeni yağmurlar beklerken anı kaçırma… Daha sonra mı? “Bir varmış, bir yokmuş.”
Bu kadar doluluk sıkıyor beni. Yorgunum, durgunum, dalgınım… Boşaltmalıyım ağır yüklerimi.
Bedenimden dışarıya kapılar açılmalı; boş, gereksiz fikirler oralardan saçılmalı. Hafiflemeliyim.
Evet, aynen öyle yaptım. Sildim, attım, unuttum, yıktım, yaktım, beynimi yeniden başlattım. Başka gözle baktım, başka yorumladım. Aman Allahım, bu ne güzellik! Oh be rahatladım!
Minik bir kuş olsam, uçsam daldan dala, çağırsam dostlarımı yanıma, ağaçlara… Gelen gelir, gelmeyen ne anlar “çık çık”, “vıcı vıcı”, “bıcı bıcı” dan.
Enver Bahçekapılı Pıt Sesi’nde “duygusal çeşitlemeler”le sesleniyor okurlarına…