Ramazan Geceleri & Server Bedi Külliyatı
“Ramazan’a mahsus geceler ve Ramazan’a mahsus bir hayat var, buna emin olunuz. Görmek ve anlamak isterseniz, her geceki hayatını itiyadın hızıyla devam ettiren Beyoğlu’nda değil, İstanbul tarafında biraz dolaşınız: Beyazıt Sergisi yerinde duruyor, mabetler hıncahınç doludur. Alelade gecelerde bir fotoğraf kutusunun içi kadar karanlık ve sessiz caddeler, Ramazan’da, gündüzden daha kalabalık ve şu kapalı havalarda, gündüzden daha aydınlıktır. Siz bir barın köşesinde, alt dudağınızı ıslatan son bira köpüğünü yalarken, sarı kafes delikleri arasında sahur davulunu bekleyenler pek çok. Ve akşamın muayyen saatlerinde, siz, Tokatlıyan’ın çaylı rakısında veya daha bilmem nerede gatolarınızı yerken, evlerinin penceresinde iftar topunu bekleyerek gündüzü teşyi edenler var. Siz onları tanımazsınız, onlar da sizi tanımaz.”
Peyami Safa’nın “Server Bedi Külliyatı” başlığı altında neşrettiğimiz kitaplarına yazı ve fıkralarıyla devam ediyoruz. On iki kitaplık Cingöz Recai Serisi ile Tilki Leman, Çekirge Zehra ve Kartal İhsan’ın maceralarının toplandığı üç kitaba, Zıpçıktılar ve Ah Minel Aşk’ı eklemiştik. Şimdi de 1930 ila 1960 yılları arasında büyük oranda Server Bedi müstearıyla, bazılarında ise kendi adıyla Cumhuriyet, Tan, Milliyet, Tercüman gazetelerinde kaleme aldığı, Ramazan kültürüne dair yazılarını derleyerek “Yazılar-Fıkralar Serisi”ni başlatıyoruz. Herhangi bir imzanın atılmadığı bazı yazılar da “Ramazan Kültürü” başlığı altında yayımlandığı için bu toplamaya dâhil edildi.