Sabiıler
Bütün ritüelleriyle, inançlarıyla İslam’a benzeyen bazı dinlerin İslam-öncesi dönemlerine ait tarihsel ve arkeolojik bulgulara rastlandığı zaman ne düşünülebilir? İslam’ın bu dinlerin eklektik bir türevi olduğu mu; yoksa dinlerin çoktanrılı bir kökenden tektanrılı bir ereğe yönelik teolojileri içinden bir kesit alınmış olduğu mu düşünülebilir? Kuşkusuz pozitivist dinler tarihi anlayışındaki klasik yaklaşım bu iki seçenek arasında ciddi bir fark görmez. Ona göre her ikisi de mümkündür. Türkiye’de Sabiiler hakkındaki ilk popüler bahisler, pozitivist çevrelerce İslam’ın kendilerinden çok şey kopyaladığı dinlere bir örnek olmak üzere, ve dolayısıyla İslam’ın aslında, dinler tarihine önemli hiç bir katkıda bulunmamış olduğunu ispatlamak üzere açıldı. Aynı zamanda oryantalizmin İslam’a bakışının önemli bir uğrağını temsil eden bu görüşle, bir yandan da İslam’ın, evrimci dinler tarihindeki “uğranıp geçilen” yerine gönderilmesi hedeflendi.