Sünen-i Nesai Tercümesi (Termo)
Değerli okuyucu! Kadim hariciler ve rafiziler tarafından sünnet bir tarafa itilmek istendiği gibi, günümüz haricileri ve rafizileri tarafından da bir kenara itilmek istenmektedir. Oysa Yüce Allah: “Peygamber size ne verdiyse onu alın, neyi de size yasak ettiyse ondan vazgeçin. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz, Allah’ın azabı çetindir.” (Haşr, 7) buyuruyor. Bu ayet-i kerimeye göre biz, Peygamber’in (s.a.v.) bize tebliğ ettiği bütün emirlere ister kitapta (Kur’an’da) zikredilsin ister sünnette zikredilsin, uyup yasak ettiği şeylerden de kaçınmak zorundayız. Zira Rasûlullah’ın (s.a.v.) bize getirdiği her şey kitapta (Kur’an’da) olmasa bile Yüce Allah’ın vahyidir. Nitekim yüce Allah şöyle buyuruyor: “O, hevadan (kendi istek, düşünce ve tutkularına göre) konuşmaz. O (söyledikleri), yalnızca vahyolunmakta olan bir vahiydir.” (Necm, 3- 4). Yine yüce Allah: “De ki: “Eğer siz Allah’ı seviyorsanız bana uyun; Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah bağışlayandır, esirgeyendir.” (Al-i İmran, 31) buyururak Peygamber’i (s.a.v.) sevdiğini iddia edenlere O’na uymayı emretmektedir. Rasûlullah da (s.a.v.): “Bana Kur’ân ve O’nunla beraber O’nun bir benzeri daha (sünnet) verildi.” “Allah Resulünün haram kıldığı şey de Allah’ın haram kıldığı gibidir”( Ebû Davûd, Sünnet, 4604; îbn Mace, Mukaddime,, 12; Ahmed b. Hanbel, Müsned, IV, 131) buyurmak suretiyle, sünnetini dinden ayırmak isteyenlere karşı müslümanları uyarmış ve dinin sünnetsiz düşünülemeyeceğini vurgulamıştır. İşte bu öneme binaen İmam Nesaî’nin Sünen’ini Türkçe’ye çevirerek bir nebze olsun sünnete hizmet noktasında bizim de bir katkımız olsun istedik. Nesaî’nin incelediğiniz bu değerli eserini tercüme ederken izlediğimiz metoda gelince, öncelikle hadisleri tercüme ederken neredeyse bütün hadislerin şerhlerine baktıktan sonra tercümeyi yaptım. Nitekim açtığım parantezler de ya bu şerhlerdeki açıklamalardan ibarettir ya sibak ve siyaktan anlaşılan noktalardır ya da sözlüklerden anladığımdır. Nesaî’nin başlık koymadığı bablara köşeli parantez açarak başlık koydum. Tercüme ile birlikte aynı zamanda kitabı kısalttığımız için aynı babta zikredilen ve lafzen veya anlam olarak tekrar sayılabilecek hadislerin bir kısmını, ravilerin isim, künye ve benzeri detayları zikretmedik. Mükerrer hadisleri çıkarırken bunlardan en iyi anlaşılanı ve en kapsamlı olanını tercüme etmeye çalıştık. Bazı hadisler dışmda hadis senedini zikretmedik; sadece ilk ravi ile yetindik. Kitapta geçen ayet medlerini genellikle diyanet meallerinden aldım. Zira Kur’an meali konusunda çok tedirginim. Öyle ki adeta elim ayağım birbirine dolaşmaktadır. Eser, son derece titiz bir çalışma neticesinde bu şekli almakla birlikte, hatalardan beri olduğunu iddia etmemekteyim. Zira hatalardan pak ve münezzeh olan tek varlık yüce Allah’tır. Bu sebeple hatalarımıza veya hata gibi gözüken yerlere vakıf olan meslektaşlarımız, bunları hadis şerhleriyle karşılaştırdıktan sonra tercümesinde hata yapıldığı kesinleşen hadisleri yayınevi aracılığıyla bize bildirirlerse kendimizi onlara minnettar hissedecek ve meydana gelen hataları sonraki baskıda düzeltmeye çalışacağız.
Son olarak, kitabın baskısını titizlikle takip eden, Kervan Yayın Dağıtım sahibi Muammer Uysal bey’e ve dizgisinden basımına kadar emeği geçen herkese teşekkürlerimi arz eder, çalışmanın hayırlara vesile olmasını dilerim.
Çalışmak bizden, başarı Allah’tandır.
Kasım Yürekli
Ekim 2013, Konya