Türkleşmek İslamlaşmak Memurlaşmak & Ak Parti, Cemaat ve Yargının Hikayesi
AKP dönemi Türkiye tarihi açısından pek çok köklü siyasal, ekonomik ve toplumsal dönüşümün yaşandığı bir dönemdir. Bu dönüşümler, birçok eski iktidar odağını yerinden ederken, yeni pek çok iktidar odağını da bu dönüşümün aktörleri haline getirmiştir. AKP, Cemaat ve Yargı da yeni siyasal güç odaklarının başında gelmektedirler. Söz konusu güç odakları arasındaki ittifaklar ve çatışmalar, Türkiye’nin son on yıldaki siyasetinin temel dinamiklerini açığa çıkartırken önümüzdeki yılların iktidar çatışmalarının yönünü de belirleyici bir önem taşımaktadırlar. Bunun yanısıra AKP döneminin ortaya çıkardığı temel tarihsel dinamiklerin, Cumhuriyetin öncesinden başlayan ve bu topraklardaki asıl iktidar odaklarından birisini oluşturan Türkçü, Sünni-İslamcı sağcı eğilimler ile de esaslı bir bağı bulunduğu unutulmamalıdır. Buna rağmen AKP döneminde yaşananlar, tarihsel arkaplanı ve toplumsal etkileri ile karşılaştırıldığında pek de yeterli olmayan bir eleştirinin konusu olmuşlardır…
Edward Said, entelektüelliği “iktidara hakikati söylemek” olarak tarif eder. AKP döneminde “iktidara hakikati söylemesi” beklenen düşünür, akademisyen, yazar ve çizerlerin büyük çoğunluğu ise bunun yerine iktidarın tüm özgürlük ve eşitlik karşıtı faaliyetlerini açıktan onaylayarak, bu yeni iktidarın kendilerine biçtiği role uygun davranışlar geliştirmeyi tercih etmişlerdir. Ertekin ve Özsu, bu kitapta yer alan metinlerinde yeni iktidar odaklarının, siyasal, toplumsal ve yargısal süreçlerdeki rollerini eleştirel bir analize tabi tutarken, yeni iktidar odaklarından “demokrasi” beklentisi içine girenlere karşı, gerçek bir özgürlük mücadelesinin fikri dayanaklarının neler olabileceğine de işaret ediyorlar.