Yahudiliğin Kökenleri ve Küresel Gücü
Yahudilik Ortadoğu medeniyetinin binlerce yıllık tarihinin içinden süzülerek gelen bir sentezin ürünüdür. Yahudiler dindarlık hamuru içinde şekillenmiş olmasına rağmen yaşama rasyonel açıdan bakan bir kültürün ürünüdür. Yahudiler tek tanrılı dinlere, dünyanın ekonomik işleyiş düzenine, kendi dışındaki kültürlere oldukça büyük katkıda bulunmuşlardır. Aşırı dindarlık ölçüleri içinde bile dünya yaşamlarındaki mücadelede rasyonel olmayı becerebilmişlerdir.
Yahudiliği anlamak bir ölçüde Ortadoğu medeniyetini, Hristiyanlığı, İslam’ı anlamak demektir.Yahudi tarihi, kültürü, dini, dünya görüşünü bilmeden ne ekonomi tarihini ne bugünkü ekonominin geldiği noktayı, dünyanının hangi güçlerin kontrolünde olduğunu, bu güçlerin politikalarını, perde arkasındaki ajandalarını kolay kolay kavrayamazsınız.
Bütün bunların yanında Yahudilerin kendilerini ayrıcalıklı ırk olarak görmeleri, dinlerinin kendilerine özgü olduğuna inanmaları, kendi dışındaki kişi ve inanç sistemlerini daha aşağı görmeleri Yahudiliği evrensel bir din değil, kapalı bir çevrede kalan şövenist bir din yaparken; kendilerine olan tepkileri, yaşadıkları acıları ve dün ve bugün dünyada oluşan birçok sorunu da beraberinde getirmiştir. Dinsel inanç sistemleri Yahudileri şekillendirip bir arada tutmayı ve onların ticari hayatta başarılı olmalarını sağlarken çektikleri acıların da nedeni olmuştur.
Olayların kökenlerine inmeden ne inanç sistemleri ne külütürleri ne de bugün yaşadığımız dünyayı anlamak mümkün değildir. Yahudilerin tarihi de dünya tarihinin ve bugünün önemli bir parçasını teşkil etmektedir. Bu gerçeği iyi anlamak; küresel güçlerin kimler olduğunu ve tarihsel süreçte kapitalist sisteminin işleyişini de anlamaya yardımcı olacaktır.